Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Deprem Uzmanı Şener Üşümezsoy’dan Uyarı: Asıl Risk Ege’de, İncil’de Bile Geçiyor

İstanbul’da hissedilen 3.7 büyüklüğündeki depremin ardından açıklamalarda bulunan deprem uzmanı

İstanbul’da hissedilen 3.7 büyüklüğündeki depremin ardından açıklamalarda bulunan deprem uzmanı Prof. Dr. Şener Üşümezsoy, Karadeniz’deki sarsıntının büyük bir deprem riski taşımadığını belirterek asıl tehlikenin Ege Bölgesi’nde olduğunu vurguladı. CNN Türk ekranlarında konuşan Üşümezsoy, dikkat çeken ifadeler kullandı.

“Karadeniz Rahat Bir Bölge”

Üşümezsoy, Karadeniz’de meydana gelen depremin Istranca Dağları’nın kuzeyindeki Sredna Gora çukur bölgesinde oluştuğunu ve bu bölgenin tektonik olarak aktif olmadığını belirtti. “Bu tür depremler büyük yıkım oluşturmaz” diyen uzman, Karadeniz’in genel olarak rahat bir bölge olduğunu söyledi.

Asıl Risk Nerede?

Türkiye’deki gerçek deprem riskine dikkat çeken Üşümezsoy, Manisa’dan Denizli’ye uzanan bölgeyi, özellikle Alaşehir ve Buldan hattını işaret etti. Bu bölgenin aktif tektonik yapıya sahip olduğunu belirten uzman, şu ifadeleri kullandı:

“Orası Ege Bölgesi’ndeki aktif tektoniğin olduğu bölgelerdir. Hatta İncil’de de geçmiştir. Yuhanna İncil’inde burada yedi kutsal kilise depremle yıkılmış olan bölgelerdir. İsa’dan sonra 17’de ve 60’ta bu depremler İncil kayıtlarına geçmiştir.”

Edirne ve Kırklareli “Yeşil” Bölgede

Üşümezsoy, Trakya bölgesine ilişkin soruya ise “Edirne ve Kırklareli yaşlı bir Trakya havzasıdır. Risk haritasında yeşil yani düşük riskli bölgedir” yanıtını verdi. Karadeniz’deki fay hareketlerinin Trakya’nın risk durumunu değiştirmeyeceğini vurguladı.

“Deprem Sayısı Artmadı, Kayıtlar Arttı”

Son dönemde sıklaşan deprem haberlerine de açıklık getiren Üşümezsoy, bunun sismik ağların gelişmesi ve iletişim imkanlarının artmasıyla ilgili olduğunu söyledi. Küçük depremlerin artık daha kolay kaydedildiğini belirten uzman, “Endişe edecek bir durum yok” diyerek sözlerini tamamladı.